Bir bayramı daha bitirmek üzereyiz.Umarım herkesin bayramı çok güzel geçmiştir.Bayramları genel olarak çok severim.Çünkü kendimi sürekli sırıtırken buluyorum bu günlerde :D İçimde bir neşe bir coşku oluyor ki sormayın :D Bu bayram biraz yorucu geçti ama buna değdi.
Bayram öncesi hepinizin tahmin ettiği gibi temizlik,tatlı gibi bayram hazırlıklarıyla geçti.Bayram günü uykusuzdum hehe malum sahura kadar oturan bir insan erken yatarsa uyuyamaz :P Sabah eş dostla telefon aracılığıyla bayramlaştık.Akrabalar memlekette,biz de gurbette olunca.. Daha sonra bayram ziyareti için bir köye misafirliğe gittik.İlk başta çok sıkılmıştım.Hem nezle olacak gibiydim onun ağırlığı vardı üzerimde hem de muhabbetin konusu beni sarmamıştı.Ne gereksiz,boş,saçma konular diye az geçirmedim içimden :P Biraz zaman geçip nezle olmanın verdiği yük üzerimden kalkınca ben de hafiften başladım konuşmaya ama cidden konu beni hiç sarmadı.Hani zorladım kendimi,yok olmadı yani :P Misafirlerin biri gidip biri geliyordu hehe :D Bir ara 2 yaşında bıcırık ,şapkalı,çantalı,tatlı mı talı bir kız geldi.İşte dedim aradığım arkadaşı buldum :D Biraz bıcırığın davranışlarını inceledikten,adını,yaşını öğrendikten sonra başladım onunla ilgilenmeye.
|
Böğürtlen |
Doğaya karşı aşırı hassas,gördüğü minicik bir sinek bile olsa ilgiyle karşılayacak kadar meraklıydı.Dedim ya aradığım arkadaşı buldum diye :P Bıcırık daha bana alışamadan,ev sahipleri,bizi yaptıkları bahçeye götürdüler.Diğer misafirleri ardımızda bırakarak vardık bahçeye.Bir yanda domatesler (kokuları muhteşem) bir yanda kabaklar daha neler neler ... Ortam cidden çok iyiydi.
Eve geri döndüğümüzde benim bıcırık annesinin yanı başında,biri gelse de kalksam hareketlensem dercesine oturuyordu.O birisi benim işte :P Bu arada başka misafirler de gelmiş,bayağı kalabalıktı ortam.İnsanlardan uzaklaşmak adına bıcırıkla gezmeye başladık evin bahçesinde.Bir köşede keçiler vardı,onlara fıstık verdik.keçiler üzerine bıcırıkla muhabbete başladık.
|
Bıcırık ve keçiler
(Arkadaki keçinin pozuna dikkat :D ) |
O diyor ki : '' hebele hübüle lalala lililil hö hö hihih '' :P Sonra ben devam : '' Hımm, evet,karınları acıkmış,mama vermek lazım'' diyerekten bıcırığın eline tutuşturdum fıstıkları,besledi keçileri :) Böyle uzunca konuştuk,gezdik,o hopladı zıpladı,bayağı eğlendik yani :) Dönme vakti gelince bıcırığı görmeniz lazımdı nasıl da el sallıyordu ardımdan.Bayramın ilk günü böylelikle geçti.
İkinci gün öğle vakitleri pikniğe gittik her zamanki yerimize :) Riko(keman)'mu da aldım yanıma.Ateş için çalı toplamakla başladık işe.Tabii ben durur muyum ,başladım fotoğraf çekmeye hehe :D Kahvaltımızı yaptıktan sonra Riko'mu alıp uzaklara gidecekken iki araba göründü yanı başımda :P Bizim tanıdıklar çıkmasın mı :D Onlar da serdiler kilimleri bizimkinin yanına ve başladık muhabbete.Bu arada yine bir 2 yaşında bebek hehe o da bıcırık,tatlı ve biraz dilimize özgü kelimelerden haberdar :P Aileler konuşadursun ben geçtim semaverin başına (kemanı askıya almak zorunda kaldım).Cidden bayılıyorum semaverle oyalanmaya,sürekli altını tutuşturmak için çalı atmaya,ateşin dansını izlemeye.Ateşle oynamak hobi gibi bir şey olmuş bende :P
|
Feta semaver başında |
Ateşlerle oynarken bir yandan düşünüyorum tabii heheh '' İyi ki küçükken evde yangın falan çıkarmamışım '' diye, derken aklıma 6-7 yaşlarımdaki halim geldi.O zamanlar sobalı bir evde oturuyorduk.Annem,sobayı tutuştururken son aşamada hep üflerdi üstteki delikten sobanın içine doğru.Annem uzaklaşınca da aynısını ben yapardım heheh ama annemin aksine soba bana alevle cevap verirdi :P Az mı yandı kaşlarım,saçlarım :P Düşünme eylemim bittikten sonra çay servisine başladım.Sayemde tüm Karadeniz kızlarına övgü yağdı,haberiniz olsun kızlar hehe :P
|
Riko ile Feta :) |
Sonunda Riko'mu alıp kaçtım uzaklara, bir ağacın gölgesine...Doğa,Riko,huzur...Mutlu saatlerden sonra döndüm ekibin yanına.Yemek,çay,muhabbet derken zaman su gibi akıp geçti.Tabii bu bıcırıkla da dost oldum.Sağolsun sayesinde adım kemençeci ablaya çıktı :D Hamak da kurmuşlardı ohhhhhh cidden keyfime diyecek yoktu bugün.Bir tek pikniklerimin vazgeçilmez parçası haline gelen ağaca tırmanmayı gerçekleştiremedim ama yorulmuştum iyice ,o yüzden üzülmedim açıkcası.Tüm negatif enerjiyi doğaya saldıktan sonra vedalaştık ve evlerimize doğru yola koyulduk.
Bu bayram,başta da dediğim gibi yorucu olmasına rağmen çok güzel geçiyor benim için.Bakalım gelecek bayramlar ne gösterecek bize? Hayatımız nasıl ilerleyecek? Tekrardan herkesin bayramı mübarek olsun.Büyüklerin ellerinden,küçüklerin gözlerinden öperim ve şekerimi de isterim ;)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder