Candy

Candy

26 Nisan 2019 Cuma

Bahar Zamanları

Kendime yeni bir hedef koydum.Eski Feta ruhunu canlandırmam lazım.Düzgün bir şekilde hedefime ilerlemeliyim ve bol bol çalışmalıyım.
Hayatımdaki birtakım ikili ilişkiler sorunu kendiliğinden çözüldü.Bu kadar basit olacağını hiç düşünmemiştim.Nasıl senaryolar kurmuştum.Neyse ki hepsi boşa gitti,öyle olması daha iyi oldu benim için.Bir rahatlamış hissediyorum kendimi.Artık bazı konuları hiç düşüneceğimi sanmıyorum.Yeni bir bölüme geçiyorum hayatımda.
Geçen konsere gidecektik arkadaşımla ama olmadı.Biz konser başlangıç saatini dokuz sanarken meğer o saat kapı açılış saatiymiş.Konser on birde başlayacakmış.Ertesi gün işimiz olduğu ve konser için başka şehre gidip döneceğimiz için mecbur iptal ettik.Yeni etkinliklere bakıyorum ama gitmek istediklerim hep nöbetlerime denk geliyor.Şanssızlıkta benim gibi olmayın.
Havalar da bir garip.Bir öyle bir böyle.Güneş açınca mutlu oluyorum ama hava kararıp yağmurlar başlayınca enerjim çekiliyor.Bol bol güneşli günler görelim.Güneş demek serotonin demek,mutluluk demek.Güzel baharlarımız olsun ;)
Bu hafta iki film izledim.Biri The Blind Side,diğeri Match Point.İkisi de çok güzeldi.İlkinde bir çocuğun iyi bir aileyle karşılaşıp hayatının nasıl değiştiği anlatılıyordu.Gerçekmiş üstelik.Bilmeden izlemiştim ve sonunda iki kat hayran kaldım filme.Sandra Bullock'ın buradaki rolüne ve güzelliğine bayıldım.Diğer film Woody Allen'ın filmi.Nasıl gerildim anlatamam.İlişkiler üzerineydi,insanı düşüncelere sevk ediyordu.İzlerken hop oturup hop kalktım.Yine de beni etkiledi.İki filmi de tavsiye ederim.Daha fazla yazarsam spoiler verme ihtimalim çok yüksek,kendime hakim olamıyorum bu konuda.


The Blind Side

15 Nisan 2019 Pazartesi

Edirne ve Alışkanlıklar

Kaç haftadır internetim yoktu.Bugün geldi.Tüm sorunları çözdüler.Umarım bir daha sorun yaşamam.
Nisan'ın başında ailemin yanına gittim.Oradan bir günlüğüne Üniversite şehrim Edirne'ye geçtim.Nasıl özlemişim aylak mekanlarımı,arkadaşlarımı.Belli bir rutinim vardı,eski yazılarımda denk gelmişsinizdir.Onları yaptım tek tek.Nasıl bir mutluluktur bu.Nefes aldığımı hissettim.Çarşıda dolaştım biraz.Sonra bisikletçime gittim ama kapalıydı.Ben de mecbur yandaki bisikletçiden kiraladım. Kulaklığımı ve bandanamı taktım ,açıldım ufka doğru.Yüzümdeki sırıtışa engel olamadım.Kent ormanına girdim,ağaçların arasındaki o yoldan yavaş yavaş geçtim.Hayallerim vardı ,üzüntülerim,sevinçlerim vardı o yolda.'' Bu şehirde neler neler yaşadın ?'' dedim kendime.Her şey geçiyormuş işte. Karaağaç'a gidip her zamanki ağacımın dibinde fotoğraf çekindim.Ama bu sefer bana bir köpek eşlik etti.Tam telefonun konumunu,zamanlayıcısını ayarlıyorum köpek yanımda beliriyor.Koşarak ağacın dibine giderken köpek de benimle koşuyor.En sonunda birlikte güzel bir pozumuz oldu ve oradan ayrılırken ona '' Ben yokken buralar sana emanet.'' dedim.Oradan küçük kafeme gittim.Hani bazı anılarımın olduğu o kafe.Bir şarkıyı ilk orada keşfetmiştim ve bir arkadaşımla ilk orada kahve içmiştim.O zamanları andım biraz ve defterime bir şeyler yazdım.Tekrar yola koyuldum,çarşıya geldim.Bu sefer kimsenin bilmediği aylak mekanlarımı turladım.Bol bol fotoğraf çektim.Sonra sevdiğim acil asistanlarından biriyle görüştüm.Muhabbetimiz çok komikti.Susmak bilmedim.Başıma gelen her şeyi ,iş hayatımı anlattım.Bana tavsiyelerde bulundu.Sonra mutluysan boşver dediklerimi dedi.Bilemiyorum nasılım.İyiyim aslında ama çok boş geçiyor zamanlarım.İçimden bir şey yapmak gelmiyor burada.Sanırım bu çok da iyi olduğumu göstermiyor.Neyi bekliyorum bilmiyorum.Ama bir şey var içimi yiyen ve ne olduğunu bulamıyorum.Kendimi toparlamalıyım.Araya böyle bir not girdikten sonra kaldığım yerden devam edeyim.Akşam da üniversiteden arkadaşlarla buluştuk.Nasıl da özlemişiz birbirimizi.Onları görünce sanki hiç oradan ayrılmamışım gibi hissettim.Sanki hepimiz evlerimizden çıkıp bir akşam üstü toplanmışız gibiydi.Farkettim de orada bulunan arkadaşlarımın hepsi yabancıydı.İlk yılımda nerede yabancı uyruklu varsa arkadaş olmuştum.Şimdi doğudan ,batıdan ,güneyden her yerden arkadaşlarım oldu ve gerçek arkadaşlıklar.Canlarım benim.Geleceğimi ilk onlara haber verdim ve o gece kimde kalacağımın kavgasını ettiler.Biri diyor:'' Bizden önce kapmışlar .'' hahaha :D Çok önceden sözüm vardı bir arkadaşıma,ne yapalım.Çok güzel bir gündü benim için.Çok rahatladım,çok sevindim.
Buraya geldikten birkaç gün sonra başka bir şehre arkadaşımın yanına gittim.Hani garip bir ilişkimizin olduğu arkadaş.Onunla da eğleniyorum,mutluyum ama eksik bir şey var.Aramızdaki ilişkiyi ne bitirebiliyoruz ne de bir şekilde devam ettirebiliyoruz.Garip bir durum ama bunu birbirimize kendimiz yapıyoruz.Aramızda bir kısır döngü var demişti bir ara.İşte ben yavaş yavaş o döngüyü kırmaya çalışıyorum.Mesela bugün hassas olduğum bir konu gündeme geldi ve artık eskisi gibi üzerinde durmadığımı gördüm.Aşabilmişim yani.Aştıysam da artık çok önemsemiyorum demek bu.O meseleyi de ve maalesef onu da... Böyle olmasaydı keşke ama hayat ve hayat her an insana gülmüyor.Yine de eğlenebildiğim kadar eğleneceğim.Hayat kısa.Bunu zamanında yaşadığım birtakım sağlık sorunlarıyla çok ciddi anladım.O zamanlar değiştim yoksa ben hayatta böyle bir ilişki sürdürmezdim.Mutlu musun?Yeter.Beklentileri çok da işin içine sokma.Arada bir karışıyor hatlar ama halloluyor.Her şey boş deyince geçiyor üzüntüler,beklentiler.Yine de kimsenin bu yola girmesini istemem.Beklentiniz olsun,isteğiniz olsun.Yerine gelmiyor mu uzaklaşın oradan.Ben geç kaldım biraz.Yanlış zamanımda yanlış düşüncelerle boğuşurken kapıldım gittim.Ah ,neyse bu mevzulara girmemeliydim.İnternetim hallolunca çenem düştü.
Bu arada fotoğrafları bilgisayarıma henüz aktarmadığımdan buraya koyamayacağım.Hepinize mutlu baharlar dilerim ;)