Yirmili yaşlar bir tek bana mı zor geliyor yoksa herkesi aynı mı etkiliyor ? Gün içinde bir sürü soruyla boğuşup onlara cevap aramakla uğraşıyorum.Nedenler,nasıllar bitmek bilmiyor.Ben kimim?Beni,ben yapan özellikler ne? Çevrenin karakterime etkisi ne kadar ? Hayatta nasıl bir yol izlemeliyim ? Yazamadığım daha bir sürü değişik sorular var.Kafam çok karışık.Lise yıllarımda da böyle sorular gelirdi aklıma ama hiç kurcalamazdım.Yirmi yaşımdan sonra ufaktan kurcalamaya başladım ama asıl geçen yıl kış aylarında başladı.En zorlu yaşımı şimdilik yirmi bir ilan ediyorum bu sebeplerden ötürü.Yirmi iki de süründürüyor ama daha bilinçliyim yirmi bire göre.En azından belli kalıpları oturtabildim.
Bitmek bilmeyen sorular ve onlara cevap arayışları..Bir soruya verdiğim cevapla başka sorunun cevabının çelişmesi ve bunun hayatıma etkileri...İşte bu çözümünü bulamadığım durum.İki şey çatışma yaşarken ben,ben olamıyorum.Nasıl davranacağımı,nasıl bir yol izleyeceğimi şaşırıyorum.Baştaki duruma da dönemiyorum.Arada bir yerlerde kıvranıp duruyorum işte.Bazen 'hiç düşünmeyen,hayatın sunduklarıyla yaşayıp giden bir insan olsam nasıl olurdu ?'diye düşünmeden edemiyorum.Onu bile düşünüyorum(!).Ama öyle olsam kendimden nefret ederdim herhalde.Alışmışım iç sesimle sürekli hesaplaşma içinde olmaya.Son günlerde daha da arttı bu.Bazı konularda araştırmalar yapıyorum ve bu araştırmaların sonucunda hepten çuvallıyorum.Her şey şu an o kadar karmaşık bir hal aldı ki. Sakince düşünüp tekrar bazı şeyleri rayına oturtmam gerek.Kısaca yirmi iki yaşındaysanız hayat Cedric'in hayatından biraz daha zor olabiliyor ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder