Candy

Candy
eylül etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
eylül etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

8 Ekim 2016 Cumartesi

Eylül Gitti,Ekim de Gidecek

''Eylül toparlandı gitti işte,
 Ekim falan da gider bu gidişle.''
                                      Turgut Uyar

Eylül ayını değerlendirmeye geldim.Toparlanıp gitti gitmesine ama son gün yine yaptı yapacağını.Gayet sıradan geçerken günler birden geçmiş canlanıverdi.''Ne oluyor ?'' demeye kalmadan oluverdi birtakım şeyler.İyi de oldu ama sonra anladım ki olup olmaması artık hiçbir şeyi değiştirmiyor.Zaten bir iki gün sürüp karıştı yine geçmişin izlerine.
Düşüncelerim daha tutarlı,duygularım daha da kontrol altında.Böyle olması çok iyi.Bu günlerin geleceğini biliyordum ama inanın bu kadarını beklemiyordum kendimden.Bir ara oda arkadaşım olan ve bir yıldan fazladır görüşemediğim arkadaşım bizde kalmaya başladı.İlk günler çok konuştuk.Derinlere indik.Birbirimizle kaldığımız süre zarfında kendimiz hakkında hiç konuşmadığımızı fark ettik.''Senin bu hale geleceğini biliyordum.'' dedi  bana bir ara ama bu halin bu kadar hızlı gelişeceğini tahmin edememiş.''Ne yaşadın sen? '' dedi :) Galiba geçen yıl iç sesime çok odaklanmışım,ilginç bir olgunluk gelmiş üzerime.Hala yolun neresindeyim çözebilmiş değilim.İlerlemeye çalışıyorum ama arada takılıp kalıyorum bir şeylere.İşte Eylül'ün son haftası bunu büyük oranda aştım.Takılıp kaldığım o şeyin üstünden atlamaya çalışmak yerine kenarından köşesinden dolaşıp öylece yoluma koyuldum.Biraz yordu ama ilerledim.Az da olsa ilerledim.Şimdilik yeter bu bana.İlerleyince baktım ki kafamdaki bazı soruların cevabı da kabak gibi ortaya çıkıyor.Nasıl bir mutluluktur bu.Kısacası Eylül güzeldi.
Ekim de bir hızla girdi hayatlarımıza.Bu hafta bir sürü hastane işleriyle uğraştım.Sonunda hem koşuşturmaya hem de soğuklara yenik düştüm,grip oldum.Pazartesi'ye kadar sesimi korumam lazım,sözlü sınavım var.Grip olunca sesim acayip kötüleşiyor.Sonra da tamamen gidiyor.Geçen yıl hiç grip olmamıştım.Onun havasını atıyordum arkadaşlara geçende.Eee o kadar artistlik yaparsam olacağı budur.
Dün gece de bir film izledim.Onu da tavsiye edeyim gitmeden.''Sen Aydınlatırsın Geceyi'' adlı Onur Ünlü filmiydi.Filmde gördüğüm şey çaresizlikti.Aslında pek çok çıkarımda bulunulabilinecek bir filmdi ama uzun uzun anlatmayı sevmem anladığım şeyleri.Ben karakterlerin çaresizliğine odaklandım daha çok.

Filmden Bir Kesit-Sen Aydınlatırsın Geceyi


Yarayla alay eder yaralanmamış olan
Bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden
Sen çok daha parlaksın çünkü
Sen tüm gökteki yıldızların ilki
Sen aydınlatırsın geceyi

                                      William Shakespeare


3 Eylül 2016 Cumartesi

Dedim Ya... Eylül'dü

Şairlerin en sevdiği sonbahar ayı, Eylül.Şair deyip geçmemek gerekiyormuş.Bir bildikleri varmış ki bu kadar yüceltiyorlarmış bu ayı.Geçen Eylül'de hem çok mutlu olup hem de çok üzgün olduğumda anladım bunu.Neyse bu yıl sıradan geçecek gibi.
Ağustos'un sonunda okulum açıldı.Çok iyi geliyor bana okul.Arkadaşlarla bol bol muhabbet edip yılın değerlendirmesini yaptık.Artık bir ev arkadaşım da var.İnsan yalnız yaşayınca daha depresif olabiliyormuş ama yanında biri olunca öyle kolay kolay ruh hali değişiklikleri yaşanmıyor.Bunu direk yalnız yaşamaya bağlamak da olmaz aslında.Geçen yıl hem yalnızdım hem de sorunlarım vardı.''Sorunları olup yalnız yaşayan insan daha depresif olur.'' desem daha doğru bir tanım yapmış olurum.Artık yavaş yavaş eski halime dönüyorum.Okulun da etkisi büyük bunda.Çok neşeli oluyorum orada.Küçüklüğümden beri okul aşkı var içimde.Hasta olduğumda bile giderdim ama bir keresinde çok hasta olup gidememiştim.Akşam arkadaşım gelip ertesi gün derslerin iptal olduğunu söylemişti.Ama ben bir gün gitmedim diye üzüldüğüm için ertesi gün kontrol amaçlı okula gitmiştim.Sadece bizim sınıfın dersi iptaldi,sınıfta kimse yoktu.Sonra öğretmenim geldi ve beni görünce şaşırdı.Neden geldiğimi,arkadaşımın bana haber verip vermediğini sormuştu.Okulu özledim de geldim diyememiştim :D Biraz konuştuktan sonra eve göndermişti beni.Bu da öyle bir anım işte.
Geçen arkadaşımla bisiklet turu düzenledik.Bu kadar talihsiz olamazdım herhalde.Bisikletimin tekeri patladı ama iyi ki patlamış.Çünkü bu sayede yeni bir yer keşfettik.Kaç yıldır buradayız ama o binayı ve yazıyı görmemişiz.Üstelik her çarşıya gidişimde oralardan geçerim.Hemen fotoğraf çektik.Daha sonra evimize döndük.Acayip yorucu bir gündü ama yorulmamıza değdi.
Bir konu daha var.Hani sürekli karar verip bozduğum bir şey vardı ya.İşte artık karar bile vermiyorum o konu hakkında.Yavaş yavaş çözülecek her şey diyordum,öyle oluyor.Zaman hızla geçiyor ve beraberinde bir şeyleri de alıp götürüyor.

Son zamanlarda bloğa hiç yazamadım,çok üşendim.Hatta bir ara bloğu tamamen silmeyi düşündüm ama ona bile üşendim.Dün bir şiir okuyunca buraya yazasım geldi.Yazının içeriği böyle olmayacaktı ama nasıl böyle oldu anlayamadım 0_0 Neyse tekrardan merhaba herkese ;)


Dedim ya...Eylül'dü.
Savruluşu bundandı kimsesizliğimizin.

                                      Cemal Süreya -Eylül'dü