''Eylül toparlandı gitti işte,
Ekim falan da gider bu gidişle.''
Turgut Uyar
Eylül ayını değerlendirmeye geldim.Toparlanıp gitti gitmesine ama son gün yine yaptı yapacağını.Gayet sıradan geçerken günler birden geçmiş canlanıverdi.''Ne oluyor ?'' demeye kalmadan oluverdi birtakım şeyler.İyi de oldu ama sonra anladım ki olup olmaması artık hiçbir şeyi değiştirmiyor.Zaten bir iki gün sürüp karıştı yine geçmişin izlerine.
Düşüncelerim daha tutarlı,duygularım daha da kontrol altında.Böyle olması çok iyi.Bu günlerin geleceğini biliyordum ama inanın bu kadarını beklemiyordum kendimden.Bir ara oda arkadaşım olan ve bir yıldan fazladır görüşemediğim arkadaşım bizde kalmaya başladı.İlk günler çok konuştuk.Derinlere indik.Birbirimizle kaldığımız süre zarfında kendimiz hakkında hiç konuşmadığımızı fark ettik.''Senin bu hale geleceğini biliyordum.'' dedi bana bir ara ama bu halin bu kadar hızlı gelişeceğini tahmin edememiş.''Ne yaşadın sen? '' dedi :) Galiba geçen yıl iç sesime çok odaklanmışım,ilginç bir olgunluk gelmiş üzerime.Hala yolun neresindeyim çözebilmiş değilim.İlerlemeye çalışıyorum ama arada takılıp kalıyorum bir şeylere.İşte Eylül'ün son haftası bunu büyük oranda aştım.Takılıp kaldığım o şeyin üstünden atlamaya çalışmak yerine kenarından köşesinden dolaşıp öylece yoluma koyuldum.Biraz yordu ama ilerledim.Az da olsa ilerledim.Şimdilik yeter bu bana.İlerleyince baktım ki kafamdaki bazı soruların cevabı da kabak gibi ortaya çıkıyor.Nasıl bir mutluluktur bu.Kısacası Eylül güzeldi.
Ekim de bir hızla girdi hayatlarımıza.Bu hafta bir sürü hastane işleriyle uğraştım.Sonunda hem koşuşturmaya hem de soğuklara yenik düştüm,grip oldum.Pazartesi'ye kadar sesimi korumam lazım,sözlü sınavım var.Grip olunca sesim acayip kötüleşiyor.Sonra da tamamen gidiyor.Geçen yıl hiç grip olmamıştım.Onun havasını atıyordum arkadaşlara geçende.Eee o kadar artistlik yaparsam olacağı budur.
Dün gece de bir film izledim.Onu da tavsiye edeyim gitmeden.''Sen Aydınlatırsın Geceyi'' adlı Onur Ünlü filmiydi.Filmde gördüğüm şey çaresizlikti.Aslında pek çok çıkarımda bulunulabilinecek bir filmdi ama uzun uzun anlatmayı sevmem anladığım şeyleri.Ben karakterlerin çaresizliğine odaklandım daha çok.
Filmden Bir Kesit-Sen Aydınlatırsın Geceyi
Yarayla alay eder yaralanmamış olan
Bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden
Sen çok daha parlaksın çünkü
Sen tüm gökteki yıldızların ilki
Sen aydınlatırsın geceyi
William Shakespeare