Gider Gibi Yaparız

İçinde ''gitmek'' eylemi geçen cümleler nedense hep en sevdiğim cümleler arasına girmiştir.Bu yüzdendir Orhan Veli'nin ''Gün Olur'' şiirine vurulmam.Bu yüzdendir Şeker Portakalı'ndaki biricik Zeze'nin gidemese bile ''gider gibi yapmasına'' hüzünlenmem...

Mesela dünyaya yeniden gelsem kuş olmak isterdim.Ama her kuş olmaz.Ben martı olmak isterdim.Bembeyaz tüylerim olsun,üstümde uçsuz bucaksız gök,altımda masmavi deniz olsun isterdim.Hem simiti de çok severim.Martı olup uçmak,uçup gitmek isterdim ...

Gün olur ,alır başımı giderim,

Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda.

Şu ada senin ,bu ada benim,

Yelkovan kuşlarının peşi sıra...

Dünyalar vardır, düşünemezsiniz;

Çiçekler gürültüyle açar;

Gürültüyle çıkar duman topraktan.

Hele martılar,hele martılar,

Her bir tüylerinde ayrı bir telaş !...

Gün olur, başıma kadar mavi;

Gün olur,başıma kadar güneş;

Gün olur,deli gibi ...

                                                              Orhan Veli Kanık 

O Gün

Tam şimdi kapım çalınsa ve biri sürpriz yapsa... 
Bugün hava o kadar güzel ki sanki o gün gibi.Dolaşıp bisiklet sürmek istiyorum ama sınavlarım var.Bu güzel havayı ders çalışarak daha doğrusu aklım dışarda ,gözüm notlarda geçiriyorum.Ne kadar verimli olursa artık ... 
Şu an kapım çalınsa ve biri "Bırak her şeyi ,bu güzel günü o gün gibi eğlenerek geçir " dese.Sonra ben biraz vicdan muhasebesi yapsam ve sonunda isteklerim öne çıksa ve dışarı adımımı atsam.Önce havayı koklasam." Ohhh bahar kokuyor " desem ,biraz gerinsem,silkelenip üzerimdeki uyuşukluğu atsam.Sonra yürüsem ,daha çok yürüsem.Yürüdükçe uzaklaşsam her şeyden.Bisikletçiye denk gelip bisiklet kiralasam.Rüzgarı arkama alıp pedalları var gücümle çevirsem.Nehir kenarına gidip otursam.Ruhumu,doğayı dinlesem bir vakit.Sonra tekrar yola düşsem.Farklı zamanlarda kahve ve orman meyveli içecek içtiğim,gözlerden uzak,pencere kenarında sardunyaları olan,masaları rengarenk,içeride hiç bozulmayan sobası olan o yere gitsem.Oturup bu sefer biriyle sohbet etsem.Yanında çay da iyi gider kahve de.Farketmez şu saatte.Konuştukça konuşsam,açılsam...
Akşam hiç olmasa bugün.O yerden geri dönmesem,daha da uzaklara sürsem bisikletimi.Yanımda kulaklığım da varmış ,yeni farketmiş olsam ve bir müzik açsam.Daha da bir hızlansam...
Sanırım bugün bunu yapmak için geç kaldım.Yarın ve sonraki günlerde de yapamayacağım ama haftaya bunu gerçekleştirmeliyim.Şimdilik kafamızı notlara gömelim ...

Gitmeden bir Orhan Veli şiirine ne dersiniz ? ;)

                           Derdim Başka
              Sanma ki derdim güneşten ötürü;
              Ne çıkar bahar geldiyse?
              Bademler çiçek açtıysa?
              Ucunda ölüm yok ya.
              Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten
              Güneşle gelecek ölümden
              Ben ki her nisan bir yaş daha genç,
              Her bahar biraz daha aşığım;
              Korkar mıyım?
              Ah,dostum,derdim başka....

                                        Orhan Veli

İşte Öyle

Bir hafta oldu sarayıma döneli.Komşular bile farketti döndüğümü.Tabii gelir gelmez keman alıştırmalarımı yapınca sağır sultan bile anlamıştır yuvama döndüğümü.İtiraf etmeliyim ki bu yalnızlığı,sessizliği çok seviyorum.İleride bu günlerimi arar mıyım bilemiyorum.O yüzden her anın keyfini çıkarmaya çalışıyorum.Yalnız bu gidişle iyice bu yaşama alışmaktan da korkuyorum.Neyse adapte olabilirim her koşula.Paniklemeye gerek yok.
Birkaç yenilikten bahsedeyim.Mesleki hedefimi belirledim.Kendimi o yönde geliştireceğim.Arkadaşlarımdan birkaçına da bahsettim.Bu demektir ki kararımdan caymayacağım.Hepsi de güzel iltifatlarda bulundu.Tam sana göre dediler.Ben de yıllardır bana uygun olduğunu düşünürdüm ama ailenin beklentileri,gönlümün biraz daha aksiyon arayışı ve daha birçok etken engelliyordu seçimimi.Ara tatilde de ciddi ciddi düşündüm.Sonuçta kimsenin beklentilerini karşılamak zorunda değilim.Ayrıca artık sakin bir yaşam istiyorum.Daha doğrusu iş hayatımın daha az yorucu olmasını istiyorum.Normal hayatıma daha fazla vakit ayırıp biraz eğlenip kendimi farklı yönlerde geliştirmek istiyorum.Şimdilik durum bu.Bu genç yaşta yaşlanmış gibi konuşuyorum ama öyle değil.Ben buna biraz olgunlaşmak diyorum.Bu iyi bir şey ;) Hınzır Feta da durgunlaşmalı biraz.Şöyle düşün iyice gerilmiş bir lastikle fırlatılmayı bekleyen taş... Biraz geriye çekelim,hızını yavaşlatalım sonra salıveririz ;) 
Şimdi de tesadüflerden bahsetmek istiyorum.Gözlem yapıyorum ve bazı şeylerin tesadüf olmadığını ispatlamaya çalışıyorum kendimce.Ard arda olan bazı şeylerin tesadüf olma ihtimali nedir ki?  Bence bir oyun dönüyor bu gözlemimde.Ya neden insanları saf yerine koyarlar ki ? Bazı şeylere inanıyormuş gibi yapmam düşüncelerimi o değersiz şeylerin meşguliyetinden kurtarmak için.Ama anlamıyorlar." Tesadüfün de bir mantığı olmalı değil mi ? " diye boşuna dememiş Sabahattin Ali ;)
Bu günlük benden bu kadar.Arada sırada uğrarım buralara.Şimdi kendimi hedefim doğrultusunda geliştirmeye gidiyorum. ;) 

Akışına Bırak, Ritme Uy ;)

Chopin - Waltz in a Minor

                                           

                                     Ne içindeyim zamanın,
                                     Ne de büsbütün dışında;
                                     Yekpare, geniş bir anın
                                     Parçalanmaz akışında .

                                                        Ahmet Hamdi TANPINAR